Sizde kardeşleriniz tarafından elinizden tutulup kırlara götürülseniz,orada kuyuya atılıp ıssız bir dağ başında yapayalnız bırakılsanız,Mısıra götürülüp köle pazarında satılsanız,satıldığınız evin hanımı tarfından iftiraya uğrayıp zindanlarda yatsanız yıllar sonra karşınıza çıkar kardeşlerinizi affedip onlara yardım edebilirmiydiniz?

Yusuf peygamber küçük yaşta annesiz kaldı. Kardeşleri onu kıskandıkları için kırlara götürüp bir kuyuya attılar ve babalarına onu bir kurt yedi diye yalan söylediler.Yusuf’u bir ticaret kervanı kuyudan kurtarığ Mısıar’a götürüp Mısır aziz’i aziz potivar’a köle olarak sattılar.Aziz potivar’ın karısı Züleyha Yusuf’a iffetine göz diktiği yalanıyla iftira attı ve onu haksız yere zindana attırdı.Yusuf’ zindan da peygamberlik verildi ve Yusuf zindan da arkadaşlarını hak dine davet etmeye başladı.

Zindanda insanları bir olan Allah’a (c.c.) davet ederek şöyle diyordu: “Ey zindan arkadaşlarım! Ayrı ayrı ilâhlar mı daha iyidir, yoksa mutlak hâkimiyet sahibi olan tek Allah mı? Siz Allah’ı bırakıp; sadece sizin ve atalarınızın taktığı birtakım isimlere (düzmece ilâhlara) tapıyorsunuz. Allah, onlar hakkında hiçbir delil indirmemiştir. Hüküm ancak Allah’a aittir. O, kendisinden başka hiçbir şeye tapmamanızı emretmiştir. İşte en doğru din budur fakat insanların çoğu bilmezler.” (Yusuf suresi, 39-40. ayetler.)

 Yusuf Allah’ın kendisine verdiği rüya yorumlama kabiliyetiyle zindandan kurtuldu ve kısa sürede sabrının ve dürüstüğünün karşılığını aldı.

Hz.Yusuf artık Mısır hazinesin başına geçmişti.

Yedi yıllık bolluk dönemi bitip yedi yıllık kıtlık dönemi başlayınca kardeşleri de kenan ilinden Mısır’a gelerek Yusuf’tan yardım istediler.

Yusuf onları tanımasına rağmen geçmişe ait tüm kötü anılarını unuttu ve onları bağışladı.

En ufak hataların bile büyütüldüğü, dargınlık ve küskünlüklerin günlerce, aylarca hatta yıllarca sürdüğü günümüzde Allah hepimize Hz. Yusuf sabrı ve Hz. Yusuf merhameti ve bağışlayıcılığı versin.